1939 yılında keşfedilen Resveratrol geniş polifenol ailesinin bir üyesidir. Üzüm ve böğürtlen gibi çeşitli meyvelerde bulunur.
Bu molekül “Fransız paradoksunun” temelini oluşturur: Güney Doğu Fransa’da hayvansal yağların çokça tüketilmesine rağmen kalp ve damar hastalıklarının görülme oranı şaşırtıcı derecede düşüktür. Bunun nedeni şaraptaki yüksek Resveratrol seviyesidir.
Sonrasında kozmetik özellikleri üzerinde çalışılan Resveratrol, bilim dünyasında her zaman olduğu gibi günümüzde de ilgi çekmektedir. Antioksidan ve pek çok diğer özelliği nedeniyle kozmetik ürünlerde yaygın kullanıma sahiptir. Olgun ciltler için oldukça kapsamlı ve kusursuz bir bileşen olan Resveratrol cildin farklı katmanlarında etki gösterir.
Özellikleri
- Antioksidan ve koruyucu: Resveratrol güçlü bir polifenoldür (antioksidan ailesi). Çalışmalar, oksidatif stres ve foto-yaşlanmanın olumsuz etkilerine karşı cildi etkili bir biçimde koruduğunu göstermektedir.
- Hücrelerin yaşam süresini uzatır: Cilt hücrelerinde bulunan ve hücrelerin daha uzun süre yaşamasını teşvik eden sirtuinlerin üretimini tetikleyerek hücrelerin yaşam süresini arttırır.
- Kırışıklık karşıtı etki: Resveratrol “retinol benzeri” etkiye sahiptir, yani yerleşik kırışıklıkların sayı ve derinliğini azaltma gücüne sahiptir.
- İyileştirici özellik: Resveratrol cildin onarılmasını tetikler ve dermis tabakasını yeniden yapılandırır.
Tüm bu özellikleri nedeniyle ETAT PUR olarak bu bileşeni bir Pure Active bileşeni olarak kullanmayı seçtik.
Bordeaux’daki üzüm bağlarında yetişen asma sürgünlerinden elde edilen saf Resveratrol aktif bileşeni cildi yaşlanmadan sorumlu dış saldırılara karşı korur; serbest radikallere karşı koruma sağlar; sebum üretimini dengeler, hücre yenilenmesini tetikler ve hücrelerin yaşam süresini optimum seviyeye çıkarır.
Sabahları nemlendiricinizden önce uygulayacağınız 4 damla cildinizi yaşlanma belirtilerine karşı korumanıza yardımcı olur. Doğal olarak kahverengi olan ürün uygulanır uygulanmaz cilde nüfuz eder ve herhangi bir leke bırakmaz.